|
||
İddiamızın Sahibi Olamadık, İnandığımız Gibi Yaşayamadık | ||
Zenginlik mi bozdu bizi? İnandıklarımızı neden yaşayamadık? Bir zamanlar idealler uğruna sıkılan yumruklar, bugün neden gevşedi? Başörtüsü mücadelesi neye dönüştü? “Mücahitler” nasıl “müteahhit” oldu? Zenginlik Müslümana neden huzur getirmedi? Gazeteci-yazar Halis Özdemir, toplumsal değişimin acı gerçeklerini çarpıcı sorularla sorguluyor… Köşe yazısını okuyan herkes, geçmişini ve bugününü yeniden gözden geçirecek! İşte o yazı!.. | ||
GÜNDEM Haberi | ||
![]() |
||
|
||
İddiamızın Sahibi Olamadık, İnandığımız Gibi Yaşayamadık
Bize ne oldu? Bir dostumla sohbet ediyorduk, dostum, “azizim biz iddialarımızın takipçisi olabilseydik inandığımız gibi yaşayabilseydik bugün ne Doğu Türkistan’da ne Arakan’da ve ne de Filistin ve Gazze’de kimse soykırım yapmaya cesaret edemezdi” şeklinde değerlendirdi.
Direnen bedenimiz, bilenen ruhumuz işi başkalarına ihale etti. Artık bizim yerimize direnen, bizim yerimize mücadele eden, bizim yerimize düşünen birileri vardı. Hem milli güvenlik kurulunda terletilen, namaz kılması için yer gösterilmeyen Erbakan hocamızın rövanşı alınmaya başlanmıştı. Öyle düşünmeye başlayanlarımız azımsanmayacak kadardı. İşte tam bunlar olurken: Sonra, sonrası malum. Direnmeye direnmeye direnmemek huyumuz oldu. Sonra başörtüsü mücadelesi artık gerekli değildi. Artık kadınlarımız başörtüsünü, pardüselerini en kallavisinden en moderninden giyinmeye başladılar! Kimileri ise ev kıyafetleri ile dışarda dolaşır oldular. Meğer çok açmışız. “Müslüman Zengin Olmalı” Sözü Bize İyi Gelmedi. Ve zengin olmaya başladık. Artık “Müslüman zengindi". Fakat ters giden bir şeyler vardı! Huzur, mutluluk evleri terk etmeye başlamıştı. Önceleri sadece “doğum günü” kutlamaları ile sınırlı olan sosyalitemiz artık yerini, “yaş günü, diş günü, kırkıncı günü, ana karnına düşüş günü” say say bitmez kutlamalara bırakmıştı.
|
||
|
||
Etiketler: İddiamızın, Sahibi, Olamadık,, İnandığımız, Gibi, Yaşayamadık, |
|
||
|